Page 8 - Sıfır Atık Ajandası - cocukajandalari.com
P. 8
tiklâl Marşımız
Korkma, sönmez bu şafaklarda yüzen al sancak; Kim bu cennet vatanın uğruna olmaz ki feda?
Sönmeden yurdumun üstünde tüten en son ocak. Şüheda fışkıracak toprağı sıksan, şüheda!
O benim milletimin yıldızıdır, parlayacak; Canı, cananı, bütün varımı alsın da Huda,
O benimdir, o benim milletimindir ancak. Etmesin tek vatanımdan beni dünyada cüda.
Çatma, kurban olayım, çehreni ey nazlı hilal! Ruhumun senden İlahi şudur ancak emeli:
Kahraman ırkıma bir gül.. Ne bu şiddet, bu celal? Değmesin ma’bedimin göğsüne namahrem eli;
Sana olmaz dökülen kanlarımız sonra helal; Bu ezanlar ki şehadetleri dinin temeli
Hakkıdır, Hakk'a tapan, milletimin istiklal. Ebedi, yurdumun üstünde benim inlemeli.
Ben ezelden beridir hür yaşadım, hür yaşarım. O zaman vecd ile bin secde eder varsa taşım;
Hangi çılgın bana zincir vuracakmış? Şaşarım! Her cerihamdan İlahi, boşanıp kanlı yaşım,
Kükremiş sel gibiyim: Bendimi çiğner, aşarım; Fışkırır ruh-i mücerred gibi yerden na'şım!
Yırtarım dağları, enginlere sığmam taşarım. O zaman yükselerek Arş'a değer, belki, başım.
Garb'ın afakını sarmışsa çelik zırhlı duvar; Dalgalan sen de şafaklar gibi ey şanlı hilal!
Benim iman dolu göğsüm gibi serhaddim var. Olsun artık dökülen kanlarımın hepsi helal.
Ulusun, korkma! Nasıl böyle bir imanı boğar, Ebediyyen sana yok, ırkıma yok izmihlal:
'Medeniyet!' dediğin tek dişi kalmış canavar? Hakkıdır, hür yaşamış, bayrağımın hürriyet;
Arkadaş! Yurduma alçakları uğratma sakın; Hakkıdır, Hakk'a tapan, milletimin istiklâl.
Siper et gövdeni, dursun bu hayasızca akın.
Doğacaktır sana va'dettiği günler Hakk'ın. Mehmet Akif ERSOY
Kim bilir, belki yarın, belki yarından da yakın.
Bastığın yerleri ‘’toprak!’’ diyerek geçme, tanı!
Düşün altındaki binlerce kefensiz yatanı.
Sen şehid oğlusun, incitme, yazıktır, atanı:
Verme, dünyaları alsan da, bu cennet vatanı.
“Küçük hanımlar küçük beyler! Sizler hepiniz geleceğin bir gülü,
yıldızı, bir mutluluk parıltısısınız. Memleketi asıl aydınlığa boğacak
olan sizsiniz. Kendinizin ne kadar mühim, kıymetli olduğunuzu
düşünerek, ona göre çalışınız. Sizlerden çok şeyler bekliyoruz!’’
Korkma, sönmez bu şafaklarda yüzen al sancak; Kim bu cennet vatanın uğruna olmaz ki feda?
Sönmeden yurdumun üstünde tüten en son ocak. Şüheda fışkıracak toprağı sıksan, şüheda!
O benim milletimin yıldızıdır, parlayacak; Canı, cananı, bütün varımı alsın da Huda,
O benimdir, o benim milletimindir ancak. Etmesin tek vatanımdan beni dünyada cüda.
Çatma, kurban olayım, çehreni ey nazlı hilal! Ruhumun senden İlahi şudur ancak emeli:
Kahraman ırkıma bir gül.. Ne bu şiddet, bu celal? Değmesin ma’bedimin göğsüne namahrem eli;
Sana olmaz dökülen kanlarımız sonra helal; Bu ezanlar ki şehadetleri dinin temeli
Hakkıdır, Hakk'a tapan, milletimin istiklal. Ebedi, yurdumun üstünde benim inlemeli.
Ben ezelden beridir hür yaşadım, hür yaşarım. O zaman vecd ile bin secde eder varsa taşım;
Hangi çılgın bana zincir vuracakmış? Şaşarım! Her cerihamdan İlahi, boşanıp kanlı yaşım,
Kükremiş sel gibiyim: Bendimi çiğner, aşarım; Fışkırır ruh-i mücerred gibi yerden na'şım!
Yırtarım dağları, enginlere sığmam taşarım. O zaman yükselerek Arş'a değer, belki, başım.
Garb'ın afakını sarmışsa çelik zırhlı duvar; Dalgalan sen de şafaklar gibi ey şanlı hilal!
Benim iman dolu göğsüm gibi serhaddim var. Olsun artık dökülen kanlarımın hepsi helal.
Ulusun, korkma! Nasıl böyle bir imanı boğar, Ebediyyen sana yok, ırkıma yok izmihlal:
'Medeniyet!' dediğin tek dişi kalmış canavar? Hakkıdır, hür yaşamış, bayrağımın hürriyet;
Arkadaş! Yurduma alçakları uğratma sakın; Hakkıdır, Hakk'a tapan, milletimin istiklâl.
Siper et gövdeni, dursun bu hayasızca akın.
Doğacaktır sana va'dettiği günler Hakk'ın. Mehmet Akif ERSOY
Kim bilir, belki yarın, belki yarından da yakın.
Bastığın yerleri ‘’toprak!’’ diyerek geçme, tanı!
Düşün altındaki binlerce kefensiz yatanı.
Sen şehid oğlusun, incitme, yazıktır, atanı:
Verme, dünyaları alsan da, bu cennet vatanı.
“Küçük hanımlar küçük beyler! Sizler hepiniz geleceğin bir gülü,
yıldızı, bir mutluluk parıltısısınız. Memleketi asıl aydınlığa boğacak
olan sizsiniz. Kendinizin ne kadar mühim, kıymetli olduğunuzu
düşünerek, ona göre çalışınız. Sizlerden çok şeyler bekliyoruz!’’
